Yin ile Yang :-)
Okuduğumuz her kitap, hayatımıza yeni bir başlık atar ve biz bu başlığın altını farkındalıklarımız ile doldururuz..
Tabi bu farkındalıkları kazanmak o an içerisinde bulunduğumuz psikoloji ve hayat tecrübemizle bağlantılı oluyor. Dolayısıyla, bazı kitapları özümsemek yıllar sürebiliyor…
İşte ”Şibumi” benim yıllar boyunca kafamı kurcalayan kitaplardan birisi. 2008 yılında, duygularımı uçlarda yaşayan bir kişilik olarak okuduklarım sadece bir oyundan ibaret gibi gelmişti. ”Go Oyunu”… Oysa şimdi hayatta en önemli noktanın ”Denge” olduğunu düşünüyorum. İnsan içerisindeki iyilik ve kötülüğü, pozitif ve negatif duyguları, nefret ve sevgi gibi zıt duyguları barındırır.
Her duygunun özünde zıt kutupta olan his bulunur ve içerisinde bulunduğumuz duruma göre şekil alır. Yani, Uzakdoğu kültürüne göre bunu Yin-Yang ile açıklayabiliriz. Eğer içimizdeki aydınlık ve karanlık yönü dengede tutabilmeyi başarabilirsek; iç huzurumuz bizi asla bırakmaz, hayatın tadına vararak yaşarız..
Tabi bunları; tatil yaparken, sakin kafayla düşünmek kolay:)) Önemli olan günlük yoğun tempomuz içerisinde kendimizi unuttuğumuz, mükemmeliyetçilik duygusunun esiri olduğumuz anlarda hatırlamak. Başarısızlık, mutsuzluk ve kızgınlık gibi duyguların da hayatın bir parçası olduğunu kabullenmek..
Bu yazdıklarımı hayatın her aşamasında hatırlamak istiyorum. Bu yüzden sağ bileğime ufak bir hatırlatma işareti koydum! Artık unutmam mümkün değil 🙂